Sarı Nokta Hastalığı (Senil= Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonu)

SARI NOKTA HASTALIĞI
(SENİL= YAŞA BAĞLI MAKÜLA DEJENERASYONU)

INTRAVITREAL ANTIVEGF INJECTIONS – PRP GROWTH FACTOR INJECTIONS AND MAGNOVISION THERAPY

Göz küresi önden arkaya doğru, ışığı retinaya odaklayacak kırıcı ortamlardan oluşur. En önde kornea, arkasında lens ışığın retinanın en hassas bölgesi olan makülaya odaklanmasını sağlar.
Göz küresi içten dışa doğru 3 katmandan oluşur: en içte retina, ortada damar tabaka, en dışta göz küresine sertliğini veren göz akı bulunur.
Cisimlerin görülebilmesi, cisimlerden gelen ışınların retinaya odaklanması ile başlar. Retinada ışık enerjisini, elektrik enerjisine çevirip beyine ileten hücreler vardır.
Maküla ya da sarı nokta denilen bölge ışığın tam olarak odaklandığı ve en keskin görmenin oluştuğu bölgedir. Görüntü en net olarak bu bölgedeki kon hücreleri tarafından beyine iletilir. Görme keskinliğinin %90’ı sarı noktada, %10’u etraf retinada oluşturularak beyine iletilir.
Sarı nokta, hayat boyu süren yüksek ışık-kimyasal ve metabolik reaksiyonların meydana geldiği retina bölgesidir. Artan yaş ve genetik yatkınlık ile, 50’li yaşlardan sonra bu bölgeden metabolik artıklar temizlenemez ve birikmeye başlar. Retina tabakalarında biriken bu sarı noktalara drusen denir.
Elektron mikrospik kesitlerde, retina pigment epitel hücrelerinin altında metabolik artıkların drusen adı verilen yağ depoları şeklinde biriktiği görülür.
Biriken bu yağlar, retina pigment epitelinin büyük koroid damarlarından oksijen ve besin almasını önler. Yağ birikintilerinin üstündeki hücreler ölür. Bu tablo kuru tip maküla dejenerasyonudur.
Pigment epiteli kök hücre özelliğinde olup, fotoreseptör hücrelerinin canlılığı için büyüme faktörleri salgılayan hücrelerdir. Bu hücreler ölünce, üstündeki fotoreseptör hücreleri de önce uyku moduna geçer. Bu hücrelerin canlılığının devam edebilmesi için yeni damar yumakları oluşur. Ancak bu damar yumakları kırılgan ve ince olduklarından, kanama ve damarlardan sızıntılara yol açarak fotoreseptör hücrelerinin tahribine yol açarlar. Bu tablo yaş tip maküla dejenerasyonudur.
Drusen denilen yağ hücrelerinin birikip pigment epitel hücrelerinin uyku moduna girdiği evreye erken evre kuru senil maküla dejenerasyonu(smd) denir.
Bu dönemde teşhis çok önemlidir. Hastalığın ilerlemesini durdurmak için çok ciddi tedbirler alınmalıdır; bunlarla hastalığın seyri yavaşlatılabilir.
Hastalık daha da ilerlerse pigmet epitel hücreleri ölmeye başlar. Bu durumda merkezi görme azalır. Bu evreye atrofik yani kuru tip smd denir.
Pigment epitel hücrelerinin öldüğü bölgede yeni damar oluşumları meydana gelirse bu evreye yaş tip smd denir. En kritik aşama bu evre olup, ciddi görme azalmalarında neden olur.
Bu aşamada göz içine anti-vegf denen ilaç enjeksiyonları uygulanır. Bununla kanamaya müsait yeni damarların küçülmesi/kapanması ve maküladaki ödemin azalması/giderilmesi amaçlanır. Aksi halde makülanın altına, vitreusa çok ciddi kanamalar gelişebilir.
Birinci yılda yaklaşık 8 intravitreal enjeksiyonun yapılması gerekir ve bu enjkesiyonlara çoğu kez cevap alınır. Ancak enjeksiyona dirençli olgular da mevcuttur. Bu durumda enjeksiyon için kullanılan ilaçlar değiştirilir veya kombine edilir.
Yine enjeksiyonlara cevap alınamazsa, kol toplar damarından özel bir ilaç enjeksiyonunun yapıldığı ve bitiminde sadece bozuk yeni damar oluşumlarını kapatan özel bir laserin uygulandığı “ fotodinamik laser tedavisi” düşünülmelidir.
İstenmeyen damar yumakları kontrol altına alınamazsa , göz içinde aşırı kanama lar meydana gelir.
Kanama çekidiğinde, maküladaki tüm retina tabakalarının bozulduğu, skar dokusu ve atrofilerin oluştuğu görülür( dissiform skar aşaması). Bunların sonucu santral görme ciddi şekilde etkilenir ve hasta sadece periferik retinasıyla görür.
Sarı nokta hastalığında belirti, şikayet ve yönetim
50 yaş üstünde, özellikle ailesinde sarı nokta hastalığı öyküsü olan her kesin, en az yılda bir göz dibi kontrolü yaptırması erken teşhis için çok önemlidir.
Erken evre, yani drusen denen yağların sarı noktada birikmeye başladığı evrede hastanın hiç bir şikayeti olmayabilir. Bu evrede sigara içenler için sigaranın kesinlikle bırakılması, hipertansiyon ve kolesterolün kontrol altına alınması, obezite ile mücadele edilmesi hastalığın ilerleme hızını çok ciddi şekilde yavaşlatır.
Yine erken evrede antioksidan mineral ve vitaminlerden zengin beslenme ile gıda takviyesi vitamin komplekslerinin kullanımı hastalığın seyir hızını yavaşlatacaktır. B12-b6-b1- folik asit ve omega-3 özellikle nöronal hücrelerin yaşamsal faaliyetleri için gerekli iken, a vitamini-lutein-karoten fotoreseptörlerin görme işlevini gerçekleştirebilmesinde kullanılan pigmentlerin sentezi için gereklidir.
Özellikle karbonhidrat ve şeker tükeminden uzaklaşılmalıdır.
Akdeniz tipi beslenme
• Somon ızgara: haftada 2 gün (tüm yağlı balıklar olabilir-ızgara olmak koşulu ile-kızartma balıkların hiçbir faydası yoktur.)
• Bol yeşil salata + havuç rendelenmiş olsun
• Rafadan yumurta: haftada 3 gün (kayısı kıvamında haşlanmış yumurta)
• Siyah çekirdekli kuru (mevsiminde yaş) üzüm: haftada 1 gün 1 avuç
Çiğ badem: haftada 1 gün 1 avuç
Ceviz: haftada 1 gün 1 avuç
Kefir: haftada 2 gün 1 bardak
• Her gün 30 dakika açık havada yürüyüş
• Sigaranın kesinlikle içilmemesi
• Alkoden uzak durulması
Hastalığın ilerleme hızını oldukça yavaşlatacaktır.
Koruyucu gözlükler:
415-455 nm dalga boyundaki mavi-mor ışığın sarı camlarla filtre edilmesi fotoreseptör ölüm hızını %25 oranında azaltmaktadır.
Başlangıç katarakt veya kon hücrelerinin de etkilendiği, ışıkta aşırı kamaşma şikayeti olan hastalar için 500 nm turuncu camlar önerilmektedir.
Erken evrede hastaların kendi kendilerini evlerinde muayene ve takip etmesi için, amsler grid adı verilen kareli kağıt testi kullanılır.
Haftada bir kaç kez, iyi aydınlanan bir odada yakın gözlüğü takıldıktan sonra, doktorunuzun vereceği kareli kağıda önce bir gözünüzü avucunuzla kapatarak, sonra diğer göz için işlemi tekrar ederek bakınız.
Çizgilerde kırılma veya merkezdeki orta noktanın görülememesi başlamış ise hastalık erken evreden, ileri evreye geçmiştir. Vakit kaybetmeden en kısa sürede retina alanında uzmanlaşmış göz doktorunuza baş vurunuz.
Atrofik yani kuru tip tanısı konmuşsa, bu aşamada retina pigment epiteli genellikle uyku modundadır. Bu evrede mikropulse-eşik altı laser ile pigment epiteli uyandırılır. Bu yanık yapmayan laserin uygulaması ile hem growth faktör salınımı ile biyofotomodülasyon sağlanır, hem de pigment epitelinin pompa fonksiyonu uyarılarak, drusenleri temizlemesi hızlanır. Bu aşamada mikropulse laser ile birlikte, göz küresi dışına growth faktör enjeksiyonları da uygulanabilir. Gerekirse magnovizyon desteğine başvurulur.
Kapı kenarı veya bayrak direği gibi düz çizgilerin kırık görülmesi veya merkezi görme kaybının başlamış olması, yaş evrenin başladığı anlamına gelir.
Yaş evrede yeni damar oluşumları; göz içi enjeksiyon tedavileriyle, gerekirse fotodinamik laser tedavisi ile mutlaka kurutulmalıdır. Aksi halde bu evrede çok ciddi görme kayıpları meydana gelmektedir.
Kalıcı merkezi görme kaybı meydana gelirse; teleskopik gözlükler, ışıklı büyüteçler, cctv kamera sistemleri gibi az görme rehabilitasyon araçları özellikle okumayı kolaylaştıracaktır.
Göz içi miniteleskop ameliyatları, iki gözündeki merkezi görüşü sarı nokta hastalığı nedeniyle kaybetmiş hastalar için, uygun vakalarda iyi bir seçenek olabilir.
Katarakt ameliyatı biterken göz içine bu özel mercek yerleştirilir; bu mercekler görüntüyü sarı nokta üzerine odaklarlar.
Göz içi teleskoplar prizmatik etki ile görüntüyü, tahrip olmuş olan sarı nokta dışındaki sağlam bir retina alanına büyüterek kaydırırlar.